Geleneksel iş yapış biçimleri değişiyor
İlk kez 2011’de Almanya’da duyuldu. Üretim teknolojileri ile gelişmiş bilişim teknolojilerinin birleşmesi sonucu verimliliğin artması olarak tanımlandı. 4. Sanayi Devrimi; geleneksel iş yapma biçimlerini radikal bir biçimde değiştirdi. Üretim süreçleri ve ürünler daha “akıllı” hale geldi. “Bu değişimin odağında yer alan fabrikalar, tıpkı cep telefonlarında olduğu gibi giderek akıllanıyor. Akıllı fabrika; öncelikle talep üzerine, isteğe bağlı, yüksek kaliteli, özelleştirilmiş ürün ve hizmetler üretmeyi hedefliyor. Bunu yaparken de verimlilik, hız ve esneklik öncelik öne çıkıyor. Ağırlıklı rolü üretim bandı üzerindeki işlevleriyle sınırlı olan robotların yerini, yükleme ve boşaltma dahil pek çok başka alanda da çalışabilen çok işlevli robotlar alıyor. Bu büyük teknolojik dönüşümün dünya ekonomilerine ciddi yansımaları olacak. Sanayicilerin bu yenilikleri daha yakından takip etmeleri gerekli.
Sanayi 4.0 için nitelikli iş gücü ihtiyacı var.
Büyük hedeflere sahip, genç ve dinamik nüfusuyla büyük potansiyeli olan Türkiye bu yarıştan geri kalmamalıdır. Biz teknoloji geliştiriciler, Türk sanayisinin dijital dönüşümünü kolaylaştırmanın yanı sıra bu dönüşüme yönelik iş gücünün temin edilmesi için eğitim görevine de destek oluyoruz. Sanayimizin teknolojik gelişimi adına pek çok projede endüstri ile iş birliği yapmak arzusundayız.
4. Sanayi Devrimi ile iş gücü açısından da yepyeni bir anlayışın şekilleniyor. Özellikle nitelikli iş gücü tanımı güncel gelişmelere göre yeniden şekilleniyor. Ülkemizde eğitim süresi ortalama 6,5 yıl olarak hesaplanıyor. Bu tablo karşısında, 4. Sanayi Devriminin ihtiyaç duyduğu kalifiye iş gücünü oluşturmak maalesef mümkün görünmüyor. Şu çok açık ve net: Sanayi 4.0’ın gerektirdiği teknolojiyi kullanacak nitelikli iş gücünü yetiştiremezsek; üretkenlik ve yenilik konusunda gelişme sağlayamayız.